12 Mayıs 2013 Pazar

Kendim olduğum bir gün...

Cuma günü Lezzet Dergisiyle Maslak Sheraton Otel'de Arzum sponsorluğunda Lezzet Mutfak Atölyesi etkinliğindeydik.
 
Çok eğlendik hem de pek öğrendik..
Sheraton Otel'in harika aşçıları Arzum'un mutfak aletlerini kullanarak harika yemekler pişirmeyi öğrettiler.
Son zamanlarda zaten sizin de fark ettiğiniz üzere Arzum'un son reklam kampanyasını çok başarılı buluyorum. Ayrıca yeni evli olduğum için ürünleri de iyice dikkatimi çekmeyi başardı. 
 
 
 
Çok dolu dolu bir gündü nereden başlasam şaşırdım resmen.
 
 
 
Çok güzel bir ortam hazırlamışlar. 10 kişinin aynı anda yemek yapabilmesi için tüm malzemeler mevcut. Ayrıca  yapacağımız yemeklerin tarifleri ve kullandığımız ürünlerin özellikleri, satış fiyatlarını bulacağımız kataloglar da yerleştirilmiş. 
 
Menümüzde cevizli enginar yaprağı çorbası, fırında dana incik ve tatlı olarak da incir hurma tatlısı var. Dilerseniz tariflerini resimlerden alıp deneyebilirsiniz. gerçekten hepsi nefis.. Hele de enginar çorbasını kesinlikle denemeli, denetmelisiniz ;)
 
 
 
 
                                         Çorbamız..
 
 
 Ana yemeğimiz
 
veeee şahane tatlımız..
 
Yemeklerimizi yaparken usta aşçılarımızdan işin püf noktalarını ve ilginç şeyler öğrendik.
Mesela artık tahta kaşıkların restoranlarda yasaklandığını, bakteri barındırdığı ve yıkandığı deterjanı içine emdiği için hiç de sağlıklı olmadığını öğrendik. Çok şaşırdım açıkçası. Ama evlerimizde kullandığımız teflon tencereler bir iki metal kaşık darbesiyle bile çiziliyor ne yazık ki :(
 
Ama çok enteresan yeni bir şey daha buldum. Arzum pişirici!!
Ya ben aşık oldum bu alete gerçekteenn..
İnanılmaz bir ürün.. Bununla artık ocağınızı temizleme derdi yok :) Tabi ben işe o açıdan bakıyorum :)
Ama gerçekten aletin yapamadığı yok. Soteleme, ızgara, çorba, kızartma herbişey.
Ayrıca tatlıyı yaparken o incirleri metal kaşıklarla bastıra bastıra ezdik ama en ufak bir çizik bile yok. Tamamen çizilmez bir yapısı var ve yıkanabiliyor.
 
 
Bu arada hediyelerimiz :
 
 










 Tariflerden bi kısmını hemen denedim bile.. Gerçekten çok detaylı ve her evde olması gereken bi kitap.

Lezzet dergisi ve Arzuma bu keyifli organizasyon için çok teşekkürler.


 
 

9 Mayıs 2013 Perşembe

Vichy Idealia BB Krem Deneyimleri

BB kremleri duymayanınız kalmamıştır artık sanırım. Vaat ettikleriyle renkli nemlendiricilerin de ötesine geçen bu BB kremler ne işe yarar? Önce işe bununla başlayalım.

BB kremlerin renkli nemlendiriciden farkı aynı zamanda cildinize bakım da yapıyor olmalarıdır. Vichy Idealia ise diğer BB kremlerden farklı olarak kırışıklık görünümü üzerinde de etkili olduğunu söylüyor. Vichy Idealia BB kremin faydalarını şöyle sıralamış:

- Işıltı vermesi
- 24 saat nemlendirmesi
- Kırışıklık görünümünü azaltması
- Cilt dokusunu düzeltmesi
- Koyu leke görünümünü azaltması
- UVA/B ışınlarına karşı koruması

Gelelim benim kişisel yorumlarıma:
BB kremi bugünkü makyajımda kullandım. Altına nemlendirici uygulama gereği duymadım, çünkü nemlendirmesi benim için yeterli geldi. Ki kuru ciltli bir insan olduğum düşünüldüğünde bu benim için güzel bir avantaj oldu. Idealia BB kremin iki renk seçeneği var ve benim deneyimlediğim açık ton. Başlarda acaba pembe alttonlu cildime sırıtır mı diye düşündüm ancak bu BB krem cildinizle bütünleştiğinde nötr bir hal alıyor ve o yüzden duruşu da gayet cildinizle bütünleşmiş oluyor.

Benim için en önemli noktalardan bir tanesi ise güneş koruma faktörünün bulunması. Vitiligo rahatsızlığımdan dolayı mutlaka güneş koruması kullanmam gerek ve günlük nemlendiricilerde ya da makyaj malzemelerimde böyle bir özellik bulunmasını öncelikle tercih ediyorum.

Fotoğraflarda da BB kremin cildimde nasıl durduğunu gözlemleyebilirsiniz.

Ben Vichy’nin BB kremini gayet başarılı buldum. Sizler de BB krem arayışı içerisindeyseniz Vichy Idealia BB kreme bir şans verebilirsiniz…

40 ml Vichy Idealia BB Krem’in tavsiye edilen tüketici satış fiyatı ise 49.90 TL.

https://www.facebook.com/VichyTurkiye
https://twitter.com/VichyTurkiye

İçerik: www.boyaynasindaben.com

Bir bumads advertorial içeriğidir.

8 Mayıs 2013 Çarşamba

Shemellon dan header hediyelerim :)

Bloglar Mahallesinden buldum onu, ya da o mu beni buldu bilmiyorum ama bütün günümü bloğunda geçirdim çünkü çok keyifli.

Kendisi grafiker ve benim gibi çaylak blogerlara da tecrübelilere de gönüllü olarak header yapıyor.

İsteyenler ona buradan ulaşabilir.

VE benim hediyelerim (hemen de kullandım zaten :)


Tekrar çok teşekkür ediyorum

5 Mayıs 2013 Pazar

Hıdrellez dileklerim..


Bu gün Hıdrellez..
Yani bahar bayramı..
Bugünle ilgili pek çok inanç var.. 
Hızır ile İlyas'ın buluştuğu, kışın bitip yazın başladığı gün olarak bilinir halk arasında.
Dini kaynaklarda Hz. Hızır'ın Allah tarafından çeşitli mucize ve ilimlerle donatıldığı, onun olduğu yerde çöl bile olsa çiçekler açmaya başladığı, baharın geldiği bildirilir.
Bu mucize ve ilimler bilisel kaynaklarda da şu şekilde açıklanıyor:
Hz. Hızır astral seyahat ve zamanda sıçramalar yapmaya nail olmuş biridir. Ve bu sıçramalar sayesinde zamandaki büyük olaylara ve yardıma ihtiyacı olanlara destek olduğuna inanılmaktadır. İstanbul'un fethinde Fatıh'e destek olduğu, büyük Japonya depreminde muhtaçlara yardım ettiği ve Atatürk'e çeşitli zamanlarda yol gösterdiği kaynaklarda yer almaktadır. 
Bununla ilgili internette birkaç videoya bile rastladım. Merak edenler tık tık dk 1:26     26.sn

Dini kaynaklarda bu durum; ab-ı hayat suyundan içmiştir ve ölümsüzdür diye açıklanmaktadır. Gerçekten de Hz. Hızır'ın mezarı hiç bir yerde bulunamamıştır.


Bu kadar bilgi verdikten sonra gelelim bizim buralarda bayram gibi kutlanan hıdrellez şenliklerine.
Bu gün Parkormandayız. Dualar edip, dilekler tutup, göbecikler atıp, ateşten atlayıp gelicez
Tabi benim hıdrellez hazırlıklarım da var.



Dileklerim 2014 model bir araba, Bir ev, şuan çalışmadığım için 5000TL maaşlı (ama brüt değil, net!!) bir iş, bilezikler, ata liralar, Veeee sevgili eşimle aşkımızın hiççç bitmemesii.

Annem 3 kere aradı bugün aman kızım dileklerini kesip gül dalına asmayı unutma, bol bol da dua et diye..
Bi de bunun gün doğmadan kalkıp denize atması var :)

Hadi bakalım..
Hızır Aleyhisselam, sen bizim yanımızda ol, dileklerimizi duy, dertlerimizi rüzgar gibi üfür.. 



Dileklerimizi de astık, bekliyoruz..

3 Mayıs 2013 Cuma

Cevapsız Sorular

Cevapsız Sorular #2-Yufkayüreklikelgöbekli

* Her şey hakkında bir şey mi, bir şey hakkında her şey mi?
* Kendini hiçbir şeyde yeterli hissetmemek duygusunu iyiye yorabilir miyiz?
* Kendini sınıf birincisi olan komşunun çocuğuyla mı yoksa notları kötü olan komşunun çocuğuyla mı kıyaslamak daha doğrudur?
* Aşk; satranç mıdır yoksa tavla mı?
* Meslekten keyif almak mı, keyif aldığın şeyi meslek edinmek mi?
* Olimpiyat stadında ilgisiz yüz binler mi, küçük bir sahnede coşkulu otuz kişi mi?
* Doğru anı beklemek mi, doğru anı yaratmak mı?
* Kendini eleştirmek mi, kendini şımartmak mı?
* Tevazu erdem midir, kendine haksızlık mı?
* Tatmin olmak; alkışlanmak mı, kendi içine sinmesi mi?
* Sineye çekmek mi, yüzüne vurmak mı?
* Kendini ıspatlamak işle mi, sözle mi olmalı? Yoksa kendini bilmek yeterli midir?
* Hata yapma hakkı diye bir şey var mıdır, yoksa göz göre göre hata yapılması engellenmeli midir?
* Bir insanla sadece fiziki bir birliktelik, her iki taraf da kabul ediyorken, münasip midir?
* Egoyu okşamalı mı, köreltmeli mi?
* Kendin olmak nasıl bir şey? İnsan tamamiyle kendisi olabilir mi?

2 Mayıs 2013 Perşembe

makeup is rehab: ÇEKİLİŞ YAPIYORUM :)

makeup is rehab: ÇEKİLİŞ YAPIYORUM :):   Yarın 21 Nisan yani benim doğumgünüm :) Bu,benim uzun zamandır yapmak istediğim çekilişe de güzel bir bahane olmuş oldu. 2-3 aydı...

1 Mayıs 2013 Çarşamba

İtiraf Ediyorum Vol. 2

İtiraf Ediyorum : Benim arzum kendim olmak demiştim ya!!
Kendimden devam ediyim :)

İtiraf ediyorum:
Umumi tuvaletlere girdiğimde aynalara tırnağımla dokunmadan edemiyorum.. :)



Bi ara bütün haberler tuvaletlerde gizli kamera skandallarıyla sallanmıştı ya. İşte bu kameraları genellikle aynaların arkalarına koyuyorlarmış.

O tip aynalarda gerçek görüntüyle yansıma arasındaki olması gereken boşluk olmuyor. Yani camın üzerine yapılmış bir tür tek taraflı kaplama yapılıyor.






İşte bu haberden sonra ben de paronayağa bağladım. Ne zaman bi tuvalete girsem aynayı parmaklıyorum:) Son zamanlarda farkettim ki artık sadece genel tuvaletlerde değil, mağazalarda soyunma kabinlerindeki, misafirlikte girdiğim tuvaletlerdeki aynaları bile parmaklamaya başladım. :)

Evde nakış yapan tek çalışan kadın ben değilim ondan emindim ama bu konuda bi tek ben miyim merak ediyorum..