16 Temmuz 2013 Salı

Bir iş gezisi masalı...


Düşünün!! 

Bir iş gezisine çıkıyorsunuz. Havaalanında uçaktan inip kiralık aracınızı teslim aldıktan sonra otelinize geciyorsunuz. Bir vale gelip kapınızı açıyor ve topuklu ayaklabilarinizi tıklata tıklata lobiden rüzgar gibi geçip check in yaptırdıktan sonra odanıza çıkıyorsunuz. Birkaç gün boyunca giyeceğiniz kıyafetleri daha fazla burusmasinlar diye dolabınıza astıktan sonra islerinizi halletmek üzere yola koyuluyorsunuz.  
Gün bitiyor ve odanıza dönüp guzel bir duş alip, sehrin popüler bir mekanında yemek yedikten sonra otelin Barında birşeyler icmek icin oturuyorsunuz. 

Simdi müsaadenizle son kalan görüntüyü bir çekiç darbesiyle şangıırrr diye yere indiriyorum. 

O dediğimiz anca filmlerde olur!! 

Yabancı bir sehirde tek basına olmak bokum gibi birşey !!

Gezilecek görülecek yerler kesfetseniz bile yanınızda keyif alacağınız birilerine gösteremedikten sonra hiç bir anlamı olmuyor :( 

Ayrıca keyifli mekanlar bulsanız da gidip max. Kac dk. Oturabilirsiniz ki tek basınıza?! 

Hele de otelin barı?!! Ha ha !!

Mal mal odanızda oturursunuz öyle.. Hele bir de şirketiniz masraf olmasin diye sehrin en ucuz otellerinden birini ayarladıysa gecmis olsun :)

Odanızda (sanliysaniz balkonda) tek basına otururken arkadas olsun diye esinizi aradığınızda "ya hayatım tamam sonra konuşuruz Osmanlar geldi PS oynucaz" dediyse, "3 gün evden ayrılıyorum paşam fırsatını kaçırmıyor" diye iciniz içinizi yer. 

Kavga başlatayım da bari hemen kapatmasın niyetiyle "ben de alemlere akıyorum hazırlandım cikicam " diye bir hamle yaptığınızda "ha ha tamam hadi cocuklar bekliyo kapatıyorum ben" derse bi de..atın beni denizlereee...

Gecenin geri kalanı, daha once hiç izlemediginiz bir dizinin 52. Bölümünde kim kimin nesiymis çözmeye çalışırken daha fazla direnemeyip sızmakla son bulur. 

Tabi saat 9:30 da kapanan gözler, sabahın 6:00 sında istemeden aciliverir ve yalnizlikla dolu daha uzun bir güne erkenden başlamış olursunuz. 

Bu uzun günün aksamı icin size küçük bir tavsiye; alın laptopunuzu sehrin o popüler mekanına gidin, kendinize bir kahve söyleyin ve bloğunuz icin bir post yazın ;)

(Ama benim laptopum yoktu iPhone dan yazılan postun yazım hatalarının da kusuruna bakmayın ;)

1 yorum:

  1. Kahkahalarla okudum, aynı şeyi ben de yaşıyorum iş gezilerinde. Dünyanın en güzel oteli olsa kaç yazar, yalnız ve yorgun olduktan sonra :))

    YanıtlaSil